Popüler Yayınlar

30 Nisan 2014 Çarşamba

KADİFE KOLTUK ile KADİFEKALE OYUNCULARI

(Bu yazı, ne bir duyarlılık isteği, ne eleştiri, ne sitem, ne de bir çözüm arayışıdır. Bu yazı sadece ve sadece, bir durumun “kayıtlara geçmesi” için yazılmıştır.)

Yine bir Dünya Tiyatrolar Günü’nü geride bıraktık… Halktan doğmuş ama halktan kopmuş tiyatronun bu özel günü, kadife koltuklu salonlarda, bakır kültablalı fuayelerde, takım elbiseli beyler, dekolteli hanımlar ve kokteyllerle kutlandı. Ancak tüm bu şaşaalardan uzakta bir yerlerde, 27 Mart hüzünle kutlanıyordu.
Kadife koltuklarda değil ama İzmir’in Kadifekale semtinde tiyatro yapan bir grup, vardı. Kadifekale Oyuncuları… Vardı diyorum çünkü 1 Nisan itibariyle, kadife koltuklarda alınan bir kararla, perdelerini kapatmak zorunda kalıyor. Bir başka deyişle;
- Tamamı Kadifekale ve Çimentepe’de yaşayan çocuk ve gençlerden oluşan Kadifekale Oyuncuları artık yok.
- Ailelere ilk kez tiyatroyu, çocuklarının oyunuyla izlemenin gururunu yaşatan Kadifekale Oyuncuları artık yok.
- Uluslararası Çocuk Hakları Kongresi’ne “Bir Çocuk Ağlıyor” adlı çocuk hakları temalı oyunu ile Türkiye’den seçilen 4 proje arasına giren, Kadifekale Oyuncuları artık yok.
- Okul dışındaki zamanını, yaşadığı bölgedeki olumsuzluklardan uzakta, tiyatro ile değerlendiren, kimi zaman yazıp, kimi zaman oynayan, Kadifekale Oyuncuları artık yok.
- Türkiye’den ilk kez, büyük tiyatrosunda Uluslararası Tiyatro Festivali’ne katılan, ilk çocuk grubu olan Kadifekale Oyuncuları artık yok.
- Seyirciside oyuncusu da, görmezden gelinen kentin varoşlarından olan, Kadifekale Oyuncuları artık yok.
- 8 yılda 10 uzun, 7 kısa, 2 şiir dramatizasyonu ile 19 gösteri hazırlayan, bu gösterileri toplamda 64 kez sunan ve ortalama 20000 seyirciye ulaşan Kadifekale Oyuncuları artık yok.
- Bugüne kadar yaklaşık 580 çocuk ve gencin sahneye çıktığı, onları sanatla, tiyatroyla tanıştıran, Kadifekale Oyuncuları artık yok.
Ama geride bıraktığımız bir değer var;
Bu, herkesle ve her koşulda tiyatronun yapılabilirliğidir. Tiyatro yapmak için ille de yetenekli olmaya, çok fazla paralara gerek yoktur. İsteyen herkes tiyatro yapabilir. “Sadece yetenekliler tiyatro yapabilir” anlayışı, burjuva ideolojisinin bireyci politikalarının uzantısıdır. Çünkü tiyatronun olmazsa olmaz koşulu, oyun, oyuncu ve seyircidir. Eğer bu üç unsur varsa tiyatro olmaması için bir neden yoktur… Dekorsuz, kostümsüz, ışıksız, kimi zamanda salonsuz… ama oyun oynamanın verdiği haz ve tiyatro sevdası ile… Oyun, oyuncu ve seyirci ile… Kimbilir, belki birgün yeniden Kadifekale Oyuncuları ile…
Evet… ne demişti usta… “tiyatro kahramanların işidir”
POLAT İNANGÜL