Popüler Yayınlar

18 Aralık 2019 Çarşamba



                      YERİ DOLDURULAMAZ BİR HOCANIN ARDINDAN

2002 yılının son aylarıydı onu ilk gördüğüm de… Şimdi yerinde yeller esen Altay stadının yanında ki tiyatro bölüm binamızda hocamız Prof.Dr. Hülya Nutku’nun odasında yüksek lisans dersini bitirmiş sohbet ediyorduk.
Ama ilk tanışmamız yıllar öncesine dayanır. Henüz ilkokulda öğrenciyken bir arkadaşımın doğum günümde aldığı Zeynep’in Tiyatro Kitabı adlı eseri ile… Tiyatroyla ilgili ilk okuduğum ve çok beğenip o yaşlarda arkadaşlarıma da okuttuğum bir kitapdı bu. Kaderin güzel bir cilvesi, yıllar sonra doktorada sınıf arkadaşım oldu Zeynep…  Kimden bahsettiğim elbette anlaşılmıştır. Yeri doldurulamaz hocaların hocası Prof.Dr. Özdemir Nutku…


Evet ilk kez yükseklisans dersinde karşılaştık. Yüksek lisans dersini az sayıda olduğumuz için hocalarımızın odasında yapardık. O gün ders sonunda Özdemir Hoca geldi ve ben ilk kez gördüm onu. Bir heyecan da olmadı desem yalan olur. Hocaların hocası onlarca kitap yazmış, tiyatro bölümü lisans eğitimimizde kitapları ders olarak okutulan o dünyaca ünlü tiyatro ve bilim insanı karşımdaydı. Hülya hocamız bizleri tanıştırdı. Mutluluk, heyecan ve tedirginlik karışımı bir duygu içerisindeydim ama çok sürmedi bu karışık duygum. Özdemir Hoca o samimi, babacan sohbetiyle ve mütevazi kişiliğiyle sohbetimize katıldı. Sohbet dediysem öyle sıradan bir sohbet değil, her cümlesinde yeni bir şeyler öğrendiğimiz keyifli bir dersti bu.

Karşımızda canlı bir ansiklopedi ya da bir başka deyişle hareket eden bir kütüphane vardı. Oyunlardan, yazarlardan, akımlardan konuşuyorduk. Aynı zamanda karşımızda bir tarih duruyordu. Geçmişten örnekler vererek bugünü anlatıyor, bizleri dinliyor, söylediklerimizde haklılık payları bulup bizi cesaretlendiriyordu. Kitaplar kaynaklar öneriyordu. Bir ara ben not alırken ne yazdığımı sordu bende “bahsettiğiniz kitabı not aldım unutmayım bir an önce satın alayım diye” dedim. “satın almana gerek yok bende var getiririm” dedi… Umarım o an şaşkınlığımı gizleyebilmişimdir. Prof.Dr. Özdemir Nutku ilk kez gördüğü bir öğrenciye kütüphanesinden kitabı getireceğini söylüyordu –ki ertesi günde getirdi…  İşte o kadar paylaşımcı ve mütevazi bir insandı Özdemir Hoca…  Aslında çok basit gibi görünen bu olay bence çok değerli ve önemlidir. Kibir kulelerinde yaşayanların çağında, bu kadar alçak gönüllü bir hoca, hocaların hocasıydı Özdemir Nutku…  Sadece bilgisi öğretisi değil, yaşama bakışı ile de dokunduğu herkese örnek oldu her zaman…
Hoca hayatı boyunca 66’sı telif, 61’i çeviri, 4’ü şiir, 16’sı oyun ve uyarlama, 2’si senaryo, 1’i çocuk, 150 kitaba imza atmıştır. 1800’ün üzerinde çalışmanın sahibi, Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi kurucusu ve eski dekanı, birçok uluslararası kongrede ülkemizi temsil eden, onlarca ödülün sahibi, 60’ın üzerinde oyun sahneleyen, Türk ve dünya tiyatrosuna eserleri, söyleşileri, konferansları ile sayısız katkıda bulunan, Dünyaca tanınmış, hocamız, hocaların hocası, tiyatro duayeni, bilim insanı, sanat emekçisi, Özdemir Nutku… Onu, o çok sevdiği ve her zaman izinde olduğunu söylediği Atamızın ölüm yıldönümü olan 10 Kasım 2019 günü sonsuzluğa uğurladık.
Özdemir Hocamız, tiyatro sanatına olan katkıları, emekleri ve eserleri ile her zaman aramızda olmaya devam edecektir.

                                                                                              Polat İNANGÜL